Language: Turkish. Dil: Türkçe.
Basılı versiyondaki sayfa sayısı: 152. Yayın yılı: 2024.
*** KARGO SÜRELERİ VE MALİYETLERİ ***
*** SATIN ALMA YÖNTEMLERİ.***.
*** KREDİ KARTI İLE ÖDEME ***.
Dijital versiyon (e-kitap) her yere ücretsiz olarak teslim edilebilir.
Özet
Carl Jung'un kolektif bilinçdışı ile David Bohm'un evrenin bütünsel bir vizyonu için kuantum teorileri arasındaki şaşırtıcı benzerlikler.
Derin psikoloji ile kuantum fiziği arasında gizli, neredeyse gizemli bir bağlantı vardır. 20. yüzyılın iki büyük düşünürü Carl Gustav Jung ve David Bohm, bizi kolektif bilinçdışının ve örtülü Evrenin derinliklerini keşfetmeye, insan ruhundaki aşkın bir bölgeye ve kozmosun ince düzenine yönelik vizyonları açmaya davet etti.
İsviçreli psikiyatrist ve analitik psikolojinin öncüsü Carl Jung, kolektif bilinçdışı kavramını ortaya attı. Jung'a göre birey, insanlığın kolektif ruhunda yankılanan arketipler, semboller ve derin imgelerden oluşan bir hazineyi paylaşır. Jung'a göre bizler sadece izole bireyler değiliz, aynı zamanda bizi atalarımızın geçmişine ve insanın ebedi dansına bağlayan ortak bir psişik zemine gömülmüş durumdayız.
Görünüşte uzak ama gizemli bir şekilde tamamlayıcı bir perspektifte, kuantum fiziğine katkılarıyla tanınan teorik fizikçi David Bohm'u buluyoruz. Bohm, gerçekliğin parçacıkların ve klasik fiziksel yasaların ötesine geçtiği örtülü bir Evren fikrini öne sürdü. Bohm'a göre Evren, her parçanın bütünle doğrudan bağlantılı olduğu, insan gözlemlerinin sınırlarının ötesinde var olan bir bütünlük içeren incelikli bir düzenden örülmüştür.
Her ne kadar bu iki dahi farklı bilişsel alanlara ait olsalar da, teorilerinin birbiriyle kesiştiğini ve birleşerek felsefi ve metafizik fikirlerin bir senfonisini yarattığını görüyoruz. Her iki yazar da aşkın olana duyulan özleme, insan ruhunun gizemlerinin araştırılmasına ve evrensel bir anlam arayışına yönelik derin bir merak besledi.
Hem Jung'un Kolektif Bilinçdışı hem de Bohm'un Örtülü Evreni her şey arasındaki karşılıklı bağlantıyı vurgulayarak gerçekliğimizin her yönüne nüfuz eden görünmez ve birleştirici bir evrensel düzeyin varlığını ortaya çıkarır. Kitap, bu görünmez evrensel düzenle olan bağımızı araştırmayı amaçlıyor.
Jung ve Bohm, aydınlatıcı sözleriyle bize bilinmeyen dünyalara ulaşmanın anahtarlarını sunuyor; duyularımızı uyandıran, zihnimizi harekete geçiren ve bizi rahatsız edici ama hayati sorular sormaya iten sözler: İnsanın gerçek doğası nedir? Çevremizdeki evrenle nasıl ilişki kurarız? Bu kozmik genişlikteki yerimizi nasıl daha iyi anlayabiliriz?
Jung ve Bohm'un eserlerini araştırırken bilgi ve sezgiye olan susuzluğumuzu uyandıran ve besleyen olağanüstü alıntılarla karşılaşacağız. Jung, "Arketip ve kolektif bilinçdışı" adlı makalesinde şöyle yazmıştı: "Dışarı bakan rüya görür, içeriye bakan uyanır". Bu sözler bize görünüşlerin ötesine bakmamız, insan ruhunun derinliklerine inmemiz için ilham veriyor.
Öte yandan Bohm bize gerçekliğin doğasına ilişkin benzersiz bir bakış açısı kazandırdı ve şunu öne sürdü: "Her şeyin derin düzeni parçacıkların, bunların etkileşimlerinin ve fiziksel yasaların ötesine geçer."
Bu ifade bizi, Evren'i, düşünülemez ve hala keşfedilmemiş yollarla birbirine bağlı, yaşayan bir organizma, kuantum fiziğinin bize "gözlemci" olarak belirleyici rol atadığı bir evren olarak düşünmeye itiyor. Jung aynı zamanda bizi bireyleşme yoluyla kendimizi gözlemlemeye, yani kendi "Benliğimizi" aramaya davet ediyor.
Jung'un kolektif bilinçdışı ve Bohm'un örtülü Evren teorilerini karşılaştırarak, ilk bakışta farklı alanlara aitmiş gibi görünen bu iki bakış açısının ortak felsefi ve metafizik yönlerini ortaya çıkarabileceğiz. Bu kitap bizi varoluşun doğası, hayatımızın anlamı ve iç dünyamız ile dış evren arasındaki bağlantı hakkında kendimize temel sorular sormaya davet edecek.
Bu e-kitap dünya çapında ücretsiz olarak teslim edilebilir. Alıcı üç versiyonu da alır: PDF, + Epub + Mobi. UYARI: Dosyalar birden fazla kez indirilebilir ancak 90 gün boyunca sitede kullanılabilir kalır ve ardından silinir.
.